Mihaliç Karacabey kasabasında çobanlık yaparken soğuktan ayak ve bacakları tutulmuş, hastalığa yakalanmıştır. Hastalığı nedeni ile sakat kalıp çobanlığı bırakmıştır. Daha sonra Bursa’ya Emir Buhari Hazretleri ile görüşmeye gelen, şimdiki türbesi Ankara’da bulunan Hacı Bayram Veli Hazretlerinin sohbetlerinde bulunmuştur. Ve ona intisap etmiş yani bağlanmış, Hacı bayrami Veli Hazretlerinin terbiyesin de yetişmiş, halifesi olmuştur. Hızır Dede Hazretleri manevi işaretle Bursa’ya gelmiştir. Akbıyık Sultan ve Emir Hazretlerinin sohbetlerinde bulunmuştur. Kendi halinde sükunet ile bir hayat yaşayan veli bir zat idi.
Hızır Dede Ulucami’deki eski minare yanında münzevi bir hayat geçirmeye başladığı zamanlarda Üftade Hazretleri ile tanışıp onu müridliğe kabul etmiştir. Ve Üftade Hazretleri sekiz sene gibi bir zaman onun yanında kalıp ona müridlik yapıp, onun hizmetinde bulunmuştur. Böyle bir velinin müridi olmak ne güzeldir!
Uftade Hazretlerinin Ulucamideki şadırvanın batı tarafındaki ayak ile dışkapı arasındaki paye üzerinde asılı levhada Ulucamiyi metheden Arapça beyiti vardır. Beyt şöyledir;
Ya cami-al kebir veya mecma-al kibar Tuba limen yezurüke fil-leyli vennehar manası şöyledir; “Ey Ulucami! (uluları toplayan) veya uluların toplandığı yer Seni gece ve gündüz ziyaret edenlere müjdeler olsun” demiştir.
Böylesine çok değerli bir velinin mürşidi yani hocası olan Hızır Dede (900 h.) de vefat ederek pınarbaşına defnedilmiştir.
Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.Tamam